FARKLILAŞTIRILMIŞ ÖĞRETİM YAKLAŞIMI
1. FARKLILAŞTIRILMIŞ ÖĞRETİMİN KURAMSAL TEMELLERİ
. Tüm öğrenciler farklıdır ve
farklılaştırmayı destekleyen öğretmen,
sınıfındaki çeşitli öğrenme
ihtiyaçlarını daha iyi ele almasına
ve yönetmesine yardımcı olan
farklı stratejiler kullanmalıdır. Başka bir deyişle farklılaştırılmış öğretim, öğretim stratejilerinin
çeşitliliği aracılığıyla öğrencilerin çeşitliliğine yanıt vermek anlamına gelir. Çeşitli
kuram ve teoriler, öğretmenlerin, öğrenci çeşitliliğine yanıt vermek için öğretim stratejilerinde değişiklik yapma konusunda nasıl kararlar
aldıklarını tanımlamaya yardımcı
olmaktadır. Bu bağlamda
f
farklılaştırılmış öğretim yaklaşımı;
Piaget'in bilişsel gelişim kuramına, Vygotsky'nin yakınsal gelişim
alanına ve Gardner'ın
çoklu zekâ kuramına, beyin temelli öğretim
araştırmalarına ve öğrenme stillerine dayanmaktadır
Öğrencilerin art arda zihinsel temsillerin parçalanması
ve yeniden yapılandırılması yoluyla
nasıl öğrendiklerini ortaya çıkaran ilk kişi Jean
Piaget'tir.
Piaget'e göre çocuk, dünya üzerinde hareket ederek ve dünyaya ilişkin
yaptığı kavramsallaştırmaları
birbirine bağlayarak öğrenir. Vygotsky'nin çalışmalarında
odaklandığı yakınsal gelişim alanı, öğrenme aşamalarına ilişkin Piagetçi anlayışa bir şekilde atıfta bulunmaktadır.
Vygotsky,
yakınsal gelişim alanını, çocuğun bağımsız çalışma yoluyla yapabildiği gerçek gelişim
seviyesi ile bir yetişkin
veya akranlarıyla iş birliği
içindeyken yapabileceği potansiyel gelişim seviyesi arasındaki mesafe olarak açıklamaktadır. Farklılaştırılmış öğretimin
teorik çerçevesini oluşturan Vygotsky'nin sosyal gelişim yapılandırmacı öğrenme teorisinin ilkeleri şöyledir
·
Öğretmenden öğrenciye-öğrenciden öğretmene doğru iki taraflı olarak öğrenmeyi teşvik eden sosyal etkileşimler önem taşımaktadır.
·
Öğrenme sürecinde bireyin kendisinden daha bilgili birine (öğretmen, koç veya akıl hocası)
ihtiyacı bulunmaktadır.
· Öğrenciler kendilerinin ulaşabilecekleri veya bir rehber eşliğinde başarabilecekleri bir
görev
üzerinde çalıştıklarında daha etkili bir şekilde öğrenirler.
aynı zamanda
hem Gardner'ın çoklu zekâ teorisinden hem de Bloom'un taksonomisinden ilham almaktadır.
Gardner'a göre her öğrencinin düşünme
ve öğrenme konusunda güçlü tarafları
bulunmaktadır. Öğrenciler, bu güçlü taraflarını kullanırken daha kolay öğrenir ve üretirler. Buna rağmen zekâ
çeşitlerinden yalnızca
birine odaklanan bir öğretim tekniği
veya programı, bu zekâ
alanına sahip olmayan öğrenciler için fırsatları en aza indirebilir. Oysa sınıfında farklılaştırılmış öğretim uygulayan bir öğretmen,
sınıfını tanır ve öğrencilerini
gelişimsel olarak en üst düzeye çıkarmak için onların her birinin güçlü ve
zayıf yönlerini besler.
Farklılaştırılmış bir sınıf ortamında
öğretim süreci, zekâ alanlarına göre şekillendirilir. Bu noktada
Bloom'untaksonomisi;
(a)hatırlama, (b) kavrama, (c) uygulama, (d) analiz, (e) sentez ve (f) değerlendirme olmak üzere altı üst düzey düşünme becerisinden hareketle öğretmenlerden derslerin
uygunluğunu ve karmaşıklığını göz önünde bulundurmalarını beklemektedir. Farklılaştırmayı destekleyen öğretmen, öğretim sürecini
Bloom'un taksonomisi ile uyumlu hâle getirebilir ve süreç ilerledikçe öğrencilerin anlayışını derinleştirebilir.
Farklılaştırılmış Öğretim
Yaklaşımının Temel İlkeleri
İlgili literatür etkili bir
farklılaştırmanın en az yedi temel ilkesi olduğunu belirtmiştir.
1.
grup üyelerinin her biri için öğrenmeyi destekler.
3.
bireysel farklılıkları dengeler
ve tüm öğrencilerin kapasitesine saygı gösterir.
4.
Tüm öğrenciler için yüksek öğrenme hedefleri içerir.
5.
Süreç içerisinde devam eden değerlendirme duyarlı öğretim hakkında
bilgi verir.
6.
Farklılaştırılmış bir sınıfta,
öğrencilerin kendi özel ihtiyaçları için tasarlanmış görevler
üzerinde benzer bir hazırlık düzeyine
sahip akranlarıyla çalışmaları gereken zamanlar vardır.
7.
Esnek sınıf yönetimi, bir sınıftaki tüm öğrenciler için farklılaştırma ve etkili öğrenme
için gerekli yapı ve açıklık
dengesini sağlar.
YUKARIDAKİ
İFADE NEDEN GRİ YAZILDI? BU KISIMDA HERŞEY OLUMLU VE ÇIKARIMDAN DOĞRU
CEVABA ULAŞILABİLİR. ELEYİCİ SORU GELMESİ ÇOK ZOR İHTİMAL
Neden
Farklılaştırılmış Öğretim?
Öğrencileri bugünden çok
geleceğe hazırlarken okullardan 21. yüzyıl becerileri olaneleştirel düşünme
ve karar verme,
karmaşık, multidisipliner ve açık uçlu problemleri çözme,
yaratıcı ve girişimci düşünme, iletişim kurma ve iş
birliği yapma; bilgi, tecrübe ve fırsatlardan yenilikçi bir şekilde yararlanma; finans, sağlık ve yurttaşlık sorumluluklarını üstlenme becerilerini geliştirmeleri ve uygulamaları için
öğretim programı dâhilinde fırsatlar yaratması beklenir Ancak genellikle, sınıfların farklı kültürel geçmişleri ve tecrübeleri, öğrenme
tercihleri, ilgileri ve çoklu zekâ alanları olan farklı
öğrenenlerle dolu olduğu gerçeği göz ardı edilmekte ve öğretim programındaki standartlar öğretilmeye çalışılmaktadır. Oysaki öğrenciler
sınıfa çok çeşitli bireysel
farklılıklarla girerler. Bu noktada öğretmenlerin sınıflarındaki mevcut
bireysel öğrenme ihtiyaçlarını karşılamanın bir aracı olarak farklılaştırılmış öğretim yaklaşımını anlamaları çok önemlidir.
Farklılaştırılmış öğretim,
öğrencilerin öğrenme geçmişlerini, hazırbulunuşluk düzeylerini, ilgi alanlarını ve öğrenme profillerini derslere dâhil ederek
birçok öğrenci için aktif öğrenme
fırsatlarını artırır, farklılaştırılmış öğretimi; hazırbulunuşluk düzeyleri, ilgi alanları
ve öğrenme profillerindeki farklılıklara odaklanıldığında öğrencilerin en iyi öğrendiği
öncülüne dayanan bir öğretim felsefesi olarak tanımlamaktadır. Ayrıca
Tomlinson (1999) öğrenme
deneyimini sosyal ve işbirlikçi bir süreç olarak görmekte ve sınıfta olanların sorumluluğunu önce öğretmene, sonra da öğrenciye
yüklemektedir.
“Neden farklılaştırılmış
öğretim?
·
öğretmenler, sınıfta bir iş
birliği atmosferi yaratmaya yardımcı olarak zaman ve kaynakları esnek ve yaratıcı bir şekilde kullanabilirler.
·
Farklılaştırılmış
öğretim, farklılıkları barındıran bir topluluk olarak sınıfı destekler. Tüm öğrencilerin başarılı olabileceği ve fayda elde edebileceği bir
ortamın oluşmasına olanak tanır.
·
Farklılaştırılmış bir sınıfta öğrenciler birbirlerinden hazırbulunuşluk, ilgi alanları ve öğrenme profillerine göre önemli
ölçüde farklılaşırlar.
·
Farklılaştırılmış bir sınıfta öğretmen,
sınıftaki her öğrencinin öğrenme potansiyelini en üst düzeye çıkarmak için bu farklılıkları hesaba katmak
zorundadır.
Farklılaştırılmış Öğretimin Temel Ögeleri
Ne / Nasıl
Farklılaştırılıyor?
Farklılaştırmanın amacı, tüm öğrencileri seviyelerinin en üst düzeyine çıkarmaktır. Farklılaştırmanın
uzun vadeli hedefi ise yaşam boyu öğrenmeyi geliştirmektir. Bilindiği gibi öğrenciler okula öğrenmeyi önemli
ölçüde etkileyen bireysel
farklılıklar ile gelirler.
Bu bireysel farklılıkların başında hazırbulunuşluk,
ilgi ve öğrenme profilleri yer alır. Farklılaştırılmış bir sınıfta öğretmenler, bu bireysel
farklılıkların öğrencilerini nasıl etkilediğine dair bir anlayış geliştirmek için sürekli değerlendirmeden
faydalanırlar. Sonrasında farklılaştırmanın temel ögeleri olan içerik, süreç, ürün ve öğrenme ortamını
öğrencilerin bireysel farklılıklarının üç alanını (hazırbulunuşluk,
ilgi ve öğrenme profilleri) kapsayacak şekilde farklılaştırırlar.
öğrencinin belirli bir öğrenme
alanıyla ilgili mevcut
bilgi, anlayış ve beceri
düzeyini ifade eder. Hazırbulunuşluk, yetenekten farklı olarak bir öğrencinin o
günkü konu ile ilgili belirli
bir anlayış veya beceriye yönelik
giriş noktasını temsil eder.
Hazırbulunuşluk düzeyine
göre farklılaştırma yapmanın
amacı,
öncelikle öğrencilerin gelişimlerinin belirli
bir noktasında işi biraz fazla zorlaştırmak ve ardından yeni zorluk seviyesinde başarılı olmaları için ihtiyaç duyacakları desteği sağlamaktır. Öğrencilerin akademik açıdan gelişmesi
için temel bilgi, anlayış veya becerilere net bir şekilde
odaklanan ve mevcut
hazırbulunuşluk düzeylerine göre biraz zorlayıcı
görevlerle tutarlı
bir şekilde çalışmaları önemlidir.
İlgi, bireyin kendisi
için önemli olduğunu
düşündüğü bir konuya
odaklanmasına neden olan bir duyguyu ifade eder. Bir kişi
için ilginç olan konular, olaylar veya örnekler o kişinin dikkatini çeker; merak uyandırır veya
hayranlık uyandırır. Bu noktada ilgi, öğrenciler için büyük bir motivasyon kaynağıdır.
bireyin nasıl öğrendiği ile ilgilidir
ve zekâ tercihleri, cinsiyet, kültür veya öğrenme stilleri
gibi unsurlardan etkilenir. Çoğu insan birçok şeyi birden fazla yolla öğrenebilir. Ancak bununla birlikte
belirli bir yaklaşım, öğrenme
sürecini bir öğrenci
için daha doğal veya erişilebilir hâle
getirebilirken başka bir yaklaşım öğrenme sürecini zorlaştırabilir. Koşullara veya bağlama bağlı olarak
bireysel öğrenme tercihleri değişkenlik gösterebilir. Bununla birlikte bir öğrencinin belirli
bir bağlamda en iyi nasıl öğrendiği ile öğretmenin öğrenciden nasıl öğrenmesini beklediği arasındaki uyumsuzluk, öğrenme
sürecini büyük ölçüde
olumsuz etkileyebilir
2.FARKLILAŞTIRILMIŞ ÖĞRETİMDE
KULLANILAN YÖNTEM VE TEKNİKLER
Sınıfında
farklılaştırılmış öğretimi uygulamak isteyen bir öğretmenin yararlanabileceği
çok sayıda strateji bulunmaktadır. Bunlardan
en çok bilinenleri: istasyon, merkezler, ajanda, karmaşık öğretim,
yörünge çalışmaları, giriş noktaları, öğrenme
sözleşmeleri ve katlı öğretimdir.
İstasyonlar: Öğrencilerin eş zamanlı olarak çeşitli
öğrenme aktivitelerini gerçekleştirebilecekleri
merkezlerdir. Bir konunun farklı alt bölümleri
farklı istasyonlarda hazırlanır.
İstasyonlar, aynı ortamdadır. Öğrenciler farklı hazırbulunuşluk
düzeylerine göre farklı öğrenme
görevi ve aktivitesine yönlendirilir. Böylece bir konuda kazanmış oldukları üzerinde
durmayarak kendi açılarından boşa vakit geçirmemiş olur. Öğrenciler farklı istasyonlardaki
aktivitelerle o konuda pratik yapabilir, bazen arkadaşlarına öğretebilir, bazen de konuyla ilgili proje
hazırlayabilir. Öğrencilerin hangi istasyona gideceği
öğretmen tarafından belirlenebileceği gibi uygun yönlendirmelerle öğrenciye de bırakılabilir.
İstasyonlar; öğrenme
istasyonu, uygulama istasyonu, proje istasyonu, sanat
istasyonu, müzik istasyonu
olabileceği gibi öğrenci ilgi ve ihtiyaçları doğrultusunda farklı istasyonlar
da oluşturulabilir. Örneğin 4. sınıf
sosyal bilgiler dersi kapsamında farklı kültürler konusunu işleyen bir öğretmen; sınıfında
öğretme, pratik, geleneksel kıyafetler, ünlü yemekler,
konuşulan diller ve
karşılaştırma istasyonu oluşturabilir. Öğrenciler hazırbulunuşluk düzeylerine göre önce öğretme ve pratik istasyonuna
yönlendirilir. Sonrasında ilgileri ve öğrenme profillerine göre diğer istasyonlara yönlendirilirler .
Merkezler: Kısmen istasyonlara benzemektedir. İstasyonlarda
olduğu gibi merkezler de aynı ortamda
yer alır. Fakat merkezlerde aynı konunun
farklı yollarla öğrenilmesi amaçlanır. Bu
da istasyondan ayrılan yönüdür. Pratikte, ilgi ve öğrenme olmak üzere iki merkez türü kullanılmaktadır. Öğrenme
merkezleri, öğrenciye bir konuyu öğretmek ve öğrenilmiş bir konunun
pekiştirilmesini sağlamak amacıyla sınıfların bir köşesinde hazırlanan etkinlik
ve malzemelerin oldukları yerlerdir.
İlgi merkezleri ise öğrencilerin konu hakkında, kendi ilgi alanlarında çalışma yapmalarını sağlamak
amacıyla oluşturulan yerlerdir
Örneğin, 3. Sınıf fen bilgisi dersinde maddeyi niteleyen
özellikleri anlatmak isteyen bir öğretmen;
deney yapma merkezi, eğitsel oyun hazırlama
merkezi ve soruşturma merkezi oluşturabilir.
·
Deney Merkezi: Bu merkezde öğrencilerden konuya uygun olan deneysel etkinlikleri yapılmaları istenir. Yapılan deney etkinliklerinden sonra öğrencilerden deney raporu yazmaları beklenir.
·
Eğitsel Oyun Hazırlama Merkezi: Bu merkezdeki öğrenciler konuyla
ilgili olarak örnek bir eğitsel oyun planlaması yapıp
hazırlayabilirler. Öğrencilerin eğitsel oyunları planlarken oyunun amacı,
oyunun yeri, kullanılacak araç gereçler, oyunun
süresi gibi hususlara dikkat etmeleri gerekecektir.
·
Soruşturma Merkezi: Bu merkezdeki
öğrenciler öncelikle hep birlikte bir şarkı söyleyerek şarkının sözleri hakkında düşünürler. Öğrenciler bu etkinlik üzerinde fikirlerini ortaya koyduktan sonra öğretmen onlara
bir araştırma sorusu
sorar. Her maddeye
dokunulmasının, her maddenin
tadına bakılmasının ya da koklanılmasının vücudumuza nasıl bir zararı olabilir? Hep birlikte tahminler ve fikirler üzerinde
tartışılır.
Öğrenme Ajandaları: Ajandalar
stratejisi, her öğrenci
için farklı görevlerin verildiği bir
uygulamadır. Bu uygulamada her öğrencinin bir ajandası bulunur.
Öğretmen, öğrencilerin ajandalarına
çoğunlukla iki haftada
tamamlanacak görevler yazar. Öğrenciler bu görevleri sınıfta kendilerine ajanda etkinliği için verilen zamanda
tamamlar. Bu stratejinin amacı derse destek
olmaktır. Ajanda stratejisi ile öğrenciler kendi öğrenme hızlarında; kendi
öğrenme stillerine, çoklu zekâlarına uygun etkinlikleri
tamamlar.
Karmaşık Öğretim: Karmaşık öğretim,
birçok özellik açısından birbirinden
farklı öğrencilerin grupları
için geliştirilmiştir. Her türlü zekâ, malzeme, stil, içerik vb. özelliklerden faydalanan küçük grup uygulamasıdır. Bu uygulama ile öğrenciler birbirlerinin olumlu yönlerinin
farkına varmış olur. Yani her öğrencinin farklı bir yönden çalışmaya
katkı yapması sağlanır. Karmaşık
öğretimi ustaca uygulayan
öğretmenler, öğrenciler çalışırken gruplar arasında
hareket ederler. Öğrencilere çalışma hakkında açık uçlu sorular sorar,
öğrencilerin düşünmelerini derinleştirir ve anlamalarını kolaylaştırırlar. Ayrıca zamanla
öğretmenler öğrencilere kendi
öğrenmelerinin sorumluluğunu ve yetkisini devrederler. Daha sonra otoriteyi
iyi yönetmek için gereken becerileri geliştirmede öğrencileri desteklerler.
Yörünge Çalışmaları: Yörünge
uygulaması, proje
yönteminin bireysel uygulanan şekli
olarak tanımlanabilir. Yörünge ismi, hazırlanan projelerin işlenen
konunun yörüngesi etrafından seçilmesinden gelir. Yörünge çalışmaları derse destek amacıyla
kullanılabilir. Projenin
içeriğinde olduğu gibi araştırmasının planlanması ve yürütülmesi ile sunumun nasıl yapılacağı konusunda da karar öğrencilerin
kendisine aittir. Öğrenci proje konusunu -mevcut üniteden olmak
kaydıyla- kendisi seçer. Proje süresi
3-6 hafta olarak belirlenir.
Giriş Noktaları: Giriş noktaları,
üstbilişsel öğrenme kuramlarına dayanmaktadır.
Giriş noktaları stratejisinde öğrencilere aynı anda farklı giriş
noktalarından başlama imkânı sunulur.
Bu giriş noktaları çoklu zekâ alanlarına göre tasarlanmaktadır. Öğrenci,
bir giriş noktasında konuyu okuyarak
başlarken bir diğerinde bir film izleyerek veya drama yaparak başlayabilir.
Öğrenme Sözleşmesi: Öğrencilerin eğitim sürecine aktif olarak katılmalarını artırmak, onlara bağımsız çalışma
alışkanlığı kazandırmak ve kendi öğrenmelerinden sorumlu olmalarını sağlamak amacıyla
kullanılan bir stratejidir. Öğrenme sözleşmesi, öğrencilerin hazırbulunuşlukları, ilgileri ve öğrenme
profillerine göre öğretmen
ve öğrenci arasında yapılan
bir anlaşmadır. Öğrenme sözleşmeleri, öğrencilerin kendi öğrenmelerini yapılandırmalarını ve eğitim sürecinde aktif katılımlı
öğrenciler olmalarını sağlar. Dayandığı temel
ilke, öğretmenin kendileri için neyin iyi olduğunu düşündüğü ve planladığı
pasif alıcı öğrenen yerine,
öğrenme-öğretme sürecinde aktif rol alan öğrencidir. Bu çalışmada, verilen performansın ödevlerini yerine getirirken farklı kaynaklardan ilgilerine göre faydalanma, farklı
tarzlarda sunum yapma ve kedilerine uygun görevler verme yoluyla farklılaştırma gerçekleştirmektedir.
Katlı Öğretim: Katlı öğretim;
öğrencilerin hazırbulunuşluk, öğrenme hızları, ilgileri, bilişsel yetenekleri ve öğrenme stillerindeki bireysel farklılaşmanın öğretim ortamında meydana getireceği olumsuzluğu gidermek
amacıyla kullanılmaktadır. Katlı öğretimde bu bireysel farklılıklara göre tasarımın
içerik, öğretim süreci, öğretim ürünü ve ortam boyutları kademelendirilmektedir. Bu şekilde bir tasarımla, örneğin ön
öğrenmesi düşük, orta ve yüksek olan öğrencilerin aynı konuları, kendilerine uygun zorluk seviyesinde öğrenmeleri sağlanmaktadır.
Ön öğrenmeye göre farklılaştırmalarda öğretmen,
öğrencilerin seviyelerini belirlemekte ve buna göre öğretim
sürecini düzenlemektedir.
Katlı öğretimde, farklı zorluk seviyelerinde ilgili görevlerden oluşan çeşitli etkinlikler bulunur. Tüm bu etkinlikler, öğrencilerin edinmesi gereken temel
bilgi ve becerilerle ilintilidir. Katlı öğretim, farklı öğrenme ihtiyaçlarına sahip olan
öğrencilerin aynı konu üzerinde fakat farklı
karmaşıklık ve soyutluk düzeyinde çalışmalarını sağlar. Bu sayede odak
aynı olmasına rağmen odak noktasına
farklı zorluk seviyelerindeki yollardan ulaşılır. Böylece her öğrencinin gerekli noktaları öğrenmesi ve yeterli
zorluk seviyesinde çalışması sağlanır. Katlı öğretim yönteminde ödevler, köşeler, etkinlikler, deneyler, materyaller,
değerlendirme; öğrencilerin ilgilerine, hazırbulunuşluklarına ve öğrenme profillerine göre farklılaştırılır
Öğrencilerin
seviyelerine göre katlara yerleştirme anlayışına dayanan katlı öğretim yönteminde öğretmenler
sınıfta katları belirlerken farklılıklar yaratabilirler. Hedeflerin zorluk düzeylerine göre, çalışmanın karmaşıklığına göre, kullanılan kaynağın
seviyesine göre, sürecin
özelliklerine göre ve oluşturulması istenen
ürünün özelliğine göre katlar oluşturularak öğrencilerin bu katlara yerleştirilmesiyle etkinlikler
gerçekleştirilir. Zorluk düzeylerine göre katların oluşturulması, dersin hedeflerinin belirli
aşamalar oluşturulmasıyla gerçekleştirilmektedir. İlgili
literatür incelemesinde uygulayıcıların zorluk düzeylerini belirlerken Bloom taksonomisini kılavuz olarak kullanmaları önerilmektedir Bloom taksonomisine göre katlar, basitten
karmaşığa doğru, kolaydan
zora ve bilinenden bilinmeyene olmak üzere birbirinin ön koşulu olacak
şekilde aşamalı (taksonomik) olarak
sıralanır. Karmaşıklıklarına göre katlı etkinlikler; soyut, analitik,
derinlemesine ve ileri çalışmalar için hazır olan öğrencilere göre katların oluşturulması yoluyla farklılaştırılır.
Kaynaklara göre
katlar, okuma düzeyleri, alışkanlıkları ve karmaşıklığı bakımından kullanılan kaynaklar belirli katlardan
oluşturulabilmektedir. Bir grup öğrenci temel bilgilerin sunulduğu kaynaklara yönlendirilirken daha karmaşık ve teknolojik kaynaklar
gibi daha teknik
bilgi gerektirebilecek kaynaklara ise diğer grup öğrencilerin yönlendirilmesiyle katlar oluşturulabilir.
Grup Araştırmaları: Bu stratejide öğretmen öğrencilere konu seçimi konusunda rehberlik eder ve ilgi alanlarına göre
sınıfı gruplara ayırır. Daha sonra araştırmayı planlama,
araştırmayı yürütme, bulguları
sunma ve sonuçları
hem bireysel hem de grup olarak değerlendirmede onlara yardımcı olur. Öğretmenin rolü, araştırma süresince
grup üyelerine yol gösterme amacı ile grup üyelerinin araştırma
süresince ulaşabilecekleri kaynaklarla ilgili farkındalık kazanmalarını sağlamaktır
Öğretim Öncesinde Kullanılan Teknikler
Köşe Kapmaca: Tekniğin uygulanmasında ilk olarak sınıfın köşelerine
üzerinde “neredeyse hiç”, “bazen”, “sıklıkla” ve “kesinlikle” ifadeleri
yazan kartlar yerleştirilir. Öğrencilerden konu ile ilgili bilgisini ifade eden köşeye gitmesi istenir. Kendi köşesine
giden öğrenci, konu hakkında ne bildiğini ve neden bu köşede olduğunu açıklar.
KutuYapma: Bu teknikte ilk olarak öğrenci bir
kâğıda büyük bir kutu
çizer, ardından bu kutunun içine küçük bir kutu çizer. Dıştaki kutuya “Ne biliyorum?” içteki kutuya ise “Ne
bilmeliyim?” sorusunu yazar. Sonra da bu sorulara
cevap arar.
Evet-Hayır Kartları: Öğrenciler bir
kart alarak bu kartın bir yüzüne “evet” diğer yüzüne “hayır” yazarlar. Öğretmen, soru sorduğu zaman bu kartlardan
kendi durumlarına uygun olanı kaldırmalarını ister.
Öğretim Sürecinde Kullanılan Değerlendirme Teknikleri
Parmakla
İşaretleme: Öğrencilerin başparmaklarını kullanarak öğrenmenin neresinde olduklarına ilişkin bildirim vermeleri
sağlanır. Öğrencilerin konu hakkındaki bilgi
düzeylerini değerlendirmeleri amacıyla
üç başparmak işaretinden birisini yapmaları istenir.
·
Başparmak yukarı doğru
olduğunda, konu hakkında
çok şey biliyorum,
·
Başparmak yana doğru olduğunda, konu hakkında biraz bilgim var,
·
Başparmak aşağıya doğru olduğunda, konu hakkında çok az bilgim
var anlamındadır.
Yumruk Yapma: Bu teknik bir öz değerlendirme tekniği
olarak kullanılabilir. Öğrenciler, öğrenmelerini derecelendirmek
için bir elinin parmaklarını kullanarak birden beşe kadar sıralar. Konuyu bilme derecesine göre öğrencinin parmak
sayısını artırması istenir. Bu uygulama
için ilk olarak öğrencinin “Bu konuyu ne derece iyi biliyorum?” sorusunu kendi kendine
sorması istenir. Sonra parmak kaldırılır.
·
5 parmak
açık olduğunda: Birisine açıklayabilecek
kadar iyi biliyorum.
· 4 parmak açık olduğunda: Yalnız başıma yapabilecek kadar biliyorum.
· 3 parmak açık olduğunda: Biraz yardıma ihtiyacım
var.
·
2 parmak açık olduğunda: Daha fazla pratik
yapmaya ihtiyacım var.
·
1 parmak açık olduğunda: Henüz öğrenmenin başındayım, anlamına gelmektedir.
Gerçekle Yüzleşme: Bu teknikte
öğrencilerden konuyla ilgili bilgi seviyelerini duygularıyla cevaplamaları istenir. Öğrencilere 3 adet kart dağıtılır. Bu kartlara mutlu, sakin ve üzüntülü
üç adet yüz resmi çizilir. Öğrenciler
konuya yönelik duygularla cevaplanabilecek durumlarda ellerindeki bireysel
kartlarda yer alan mutlu, ciddi ve üzgün yüz ifadelerinden birini seçerek havaya kaldırırlar.
Böylece öğrencilerin bilgi düzeylerinin belirlenmesinin yanı sıra duygularını ifade etmelerine olanak tanınır.
Öğretim Sonrasında Kullanılan Değerlendirme Teknikleri
Sarmal
Oluşturma: Öğrencilere o günün
öğrenme konusuna yönelik çeşitli sorular yöneltilir. Sorulan soruların cevaplarını öğrencilerin kâğıda
yazmaları istenir. Sonrasında,
öğrenciler bir daire oluşturur. Dairedeki her öğrenci dönüşümsel olarak söz hakkı
alır ve kâğıda yazdıklarını okur.
SimitTekniği: Öğretmen tahtaya bir simit şekli çizer. Şeklin dış tarafına ''öğreniyorum'' ve iç tarafına ''biliyorum'' ifadeleri yazılır. Daha sonra
öğrencilerden konu hakkındaki
bilgilerini paylaşmaları istenir. Gelen cevaplar simit şeklinin ilgili yerlerine not edilir.
Bu teknik farklı bir şekilde de kullanılabilir: Öğrenciler, simit şekli gibi bir iç ve dış daire oluştururlar. Çemberin içindeki öğrenciler, dışarıdaki
öğrencilerle eşleşir. Her bir öğrenci
bildiklerini paylaşır. Paylaşıma devam etmek için iç daire saat yönünde, dış daire ise saat yönünün
tersine hareket eder.
Konuşma Halkası: Bu teknikte
öğrencilerden üçer kişilik
gruplar oluşturulur. Öğrencilere A, B ve C isimleri verilir. A, belirlenen konu hakkında
konuşmaya başlar ve kendisine işaret
verilene kadar devam eder. Sonra B, konu hakkında konuşmaya
başlar; o da kendisine işaret
verilene kadar konuşmaya devam eder. Sonra C, konu hakkında konuşur.
Bu şekilde öğrencilerin konu hakkında konuşacak bir şeyleri
kalmayıncaya kadar devam edilir. Bu sayede
öğrencilerin konu hakkında ne kadar bildikleri ya da öğrendikleri tespit
edilmeye çalışılır.
Döngüsel
Yansıma: Sınıfın farklı yerlerine üzerine
konuların yazılı olduğu kâğıtlar asılır. Öğrenciler küçük
gruplara ayrılarak köşelere
giderler ve burada bulunan kâğıtlara konu hakkındaki düşüncelerini yazarlar. Gruplar kendilerine verilen
işaretle bir sonraki
konunun yer aldığı bölüme giderler. Öğretmenin
işareti ile gruplar bir
sonraki köşeye geçerler. Öğrenciler döngüsel olarak sınıfın
köşelerinde hareket etmeye devam eder. Sonrasında gruplar en son bulundukları köşedeki kâğıtları alarak kâğıttaki konu ile ilgili
yazılanları sınıfta okurlar ve tartışırlar.
Portfolyo: GELDİK MEB’İN EN SEVDİĞİ KONUYA 😊 Portfolyolar, hedeflenen kavram ve becerilerin uygulanması ve anlaşılmasının
kanıtını destekleyen ölçütlere dayalı çok özel amaçlarla öğrenci çalışmalarının bir araya getirilmesidir. Portfolyolar
katedilen ilerlemeyi gösterebilir, başarının kanıtlarını sunabilir, ölçme ve değerlendirmeyi destekleyebilir ve hangi ek
öğrenmelerin gerçekleşmesi gerektiğini
gösteren bölümler sunabilir. Öğrenme süreci boyunca devam eden geri bildirim ve yansıtma sürecini kolaylaştırmanın bir
yoludur.
E-portfolyo; öğrencilerin çalışmalarını, projelerini, raporlarını ve
hedeflere ulaşma yollarını
gösterdiği; diğer belgeleri sergileyebildiği, dijital bir koleksiyondur. Öğrenci kişisel geri bildirimler ve düşüncelerle kendi kendini değerlendirir.
Öğretmen ve akranlar ayrıca özel geri bildirim sağlayabilirler. Öğrenciler kendi çalışmalarını yansıtmalarla, yorumlamalarla
ve yapılacak listeleriyle de öz değerlendirme yapabilirler.
Portfolyo,
elde edilen ölçme veya geri bildirimi doğrulamak için destekleyici kanıtlar sağlar
ve çok daha kapsamlı bir görünüm sunar.
Ayrıca öğrencileri öğrenme
hedefleri yönünde ilerlemeleri konusunda sorumluluk ve yansıtma süreçleriyle ilgili olarak cesaretlendirir. Portfolyolar, ilerleme süreci için ilk örnek
ve periyodik olarak
eklenen gelişme kanıtlarını içerir. Portfolyo
sürecinin bir kısmı; akranlar, öğrenci ve öğretmen arasında meydana gelen
ayırıcı özellikler ve nitelikler
hakkında süregelen diyalogların bir bölümüdür. Bu durum, öğrencilerin çalışmaları hakkında düşünmelerini,
kaliteyi analiz etmelerini ve hedefleri belirlemelerini sağlar.
Genellikle portfolyo, portfolyonun içine konacak ürünlerin
seçiminde hem öğrencinin hem de öğretmenin yer aldığı bir ortaklıktır. Öğretmen,
seçim kriterleri belirleyecek ve öğrencilerin
çeşitli tercihlerini yapmalarına izin
verecektir. Bazı
öğretmenler dâhil edilen ürünleri tanımlamak için renkli noktalar
kullanır. Bu renklerin
kullanımı; öğrenci tarafından
seçilen ürünlerde “kırmızı nokta”, öğretmen
tarafından seçilen ürünlerde “sarı nokta”, öğretmen
ve öğrencinin birlikte seçtiği ürünlerde “yeşil nokta” şeklinde olabilir.
Portfolyo sürecinin ilk aşaması
ürünlerin toplanması aşamasıdır. Ürünler yılın başından itibaren
toplanır. Bunlar ev ödevleri, projeler, yazılı metinler, zihin
haritaları, testler, ödevler,
videolar, mektuplar, grafik düzenleyiciler, laboratuvar raporları, şiirler,
eleştiriler, ses dosyaları ve kitap
incelemeleri olabilir.
Portfolyo sürecinin ikinci aşaması
ürünlerin seçimidir. Öğrenciler kurallara göre parçaları seçerler. Kriterler
şunlar olabilir: gurur duyulan en iyi parça/en iyi ürün, devam etmekte olan bir iş, öğrenci/öğretmen
seçimi, en ileri düzey/zorlu ürün ve özel veya özgür seçim.
Portfolyo
sürecinin üçüncü aşamasında öğrenciler niçin bu parçanın seçildiğini ve hangi kriterleri sağladığını açıklar. Zamanla
öğrenciler son parçadan
daha fazla gelişme
gösterebilecek veya diğerlerinin yerini alabilecek başka parçalar
eklerler. Her ürün mutlaka en iyi eser olmayabilir ancak ileride gelişmeyi
gösterecek temel kanıt olarak dâhil
edilebilir.
Dördüncü aşamada, öğrenciler bir dahaki sefer ne yapacaklarına, nelere odaklanacaklarına, neyin iyileştirilmesi gerektiğine ve takdir edileceklerin neler olacağına karar verebilirler. Portfolyo
görüşmeleri, öğrencilerin gelişimini başkalarıyla paylaşmanın etkili
yollarıdır. Öğrenciler belirledikleri hedefleri ve öğrenmelerini
arkadaşlarına ve diğer önemli kişilere açıklarlar.